Friday, July 31, 2015

The Sisters of Mercy - 1959



...Do you feel like nineteen fifty-nine?

Friday, July 17, 2015

Hiç Yayınlanmayan Üniversite Yıllık Yazıları Part:1 / Bana Yazılanlar

2006 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden mezun olmak üzereyken bölümdeki karakterlerden birisi "Bizim de yıllığımız olsun" diye ısrar etmişti. Yazılar yazıldı, fotoğraflar çekildi. Ancak adam başı 30 TL civarı (O zamanlar fena miktar değildi) para verip basılmasını umduğumuz yıllık, matbaacı abinin işleri savsaklaması nedeniyle hiçbir zaman gün yüzü görmedi. İşin en saçma tarafı ise aradan birkaç sene geçtikten sonra yıllığı matbaaya veren vatandaşa "Ne oldu bizim yıllık?" diye sorduğumuzda ilgili kişinin "Merak etmeyin, matbaacının işleri yoğun bu ara, ama kesin basılacak" şeklinde cevaplar vermesiydi...2015 yılına geldiğimizde söz konusu yıllık hala basılmadı, ama geçenlerde konusu açılınca üniversitedeki en klas arkadaşlarımdan Gülşah bana yazıları PDF formatında iletti. Önce bana yazılanları burada paylaşmak istedim. Arkadaşlarıma yazdıklarımı da yayınlarım yakında muhtemelen. Bu arada amma Commodore'cuymuşum be...


SERHAT KONGUR
0310020002


Ortak:) Ya ben sana ne yazayım ki şimdi? Yani balık hafızam hiçbir şeyi akılda
tutamasa da seninle ilgili hatırladıklarım buna rağmen birkaç sayfa sürer
herhalde. Neyse bir nefes alıp baştan başlayalım bakalım.
Gene paraya sıkıştığımız bir dönemdi herhalde:P Baktım biz
çatır çatır iddaa oynuyoruz. İşte böyle tanıştık seninle,biraz geç
oldu ama bir dönem paraya para demedik hani. Sonra da şans döndü işte kıramadık şeytanın
bacağını. Para kazanmayı unuttuğumuz yıllardı ve o zaman anladım
bizi arkadaş yapanın para olmadığını:P Öyle ya yoksa kim dinlerdi
benim playstation ve bilgisayar oyunlarındaki hiç de eğlenceli
olmayan stratejilerimi. Ya da ben dinler miydim acaba senin kader
yoksunu kız hikayelerini.
Tanıdıkça anladım aslında o kaba saba (!!) görüntünün arkasında ne
kadar ince ve iyi bir ruh olduğunu. Gördüm ki bizi bağlayan şey bu.
Üniversite dediğimde Batı’nın Doğu’yu şiddet çerçevesinde yutmaya
çalışıp dünya egemenliğini eline geçirme çabasını, hep beraber para
uğruna Fatih halkına atıp tuttuğumuzu, en önemlisi de saykoyu nasıl 5
dakkada çözüp sana fark attığımı hatırlayacağım. Hayatımın hiçbir
döneminde böyle bir arkadaşlık çerçevesini (:P) asla
oluşturamayacağımı da unutmayacağım tabi. Ama bunlar boş
laflar, orası bir gerçek. Asıl önemli gerçek biz zaten okuldan sonra da
görüşeceğiz. Tabi sen bizi satmazsan:P
Hadi eyvallah

NİLAY


Sıkılgan tavrının ardında kocaman bir yüreğin var. Seni tanıdığım
için şanslı sayılırım çünkü hem iyi vakit geçirmek hem de bir şeyler
paylaşmak için değişilmezsin. Bir çok sıkıntılı anımda dinledin beni ve
herkese anlatılmayacak şeylerimi paylaştım seninle. Daha değişik,can
alıcı şeyler yazmak istiyorum ama yazık ki kalemim kötü, ama aslında
senin için böyle şeyler hissediyorum. Bilmem anlatabildim
mi. Caddebostan’da,bloqlarda görüşürüz.Arkadaşlığın için
teşekkürler...

BİHTER


Efsanevi Commodore 64 ortağım benim:) Benim de Commodore 64
çocuğu olduğumu öğrendiğinde verdiğin tepki adeta bir hazine
bulmuş gibiydi:) Hele içkiye endekslenmiş bir gecede benim radikallik
yaparak sadece cafe crown içmem çok sinir bozucuydu:P Ve
“klavyeme içki dökeni bulursam...”iletisi...Doğu-Batı çatışmasının
msn konuşmalarımızı şekillendirdiği tek insandır o. Sisteme dahil
olmak için şiddetin tek geçerli yol olduğu inancına sahip gençler
olarak kendi sosyolojimizi kurma çabasında beni yüreklendirip, her
türlü belediye araştırmalarında kaçamak yapsan da yardımcı olduğun
için sana teşekkürü bir borç bilirim:)) Giydiğin siyah tişörtlerle
metalcilik aşkına sahip ve buna gerçekten inanıp benimseyen ve
kendi alanında her türlü müzik dergilerini yakından takip eden nadir
insanlardansın. Arada sırada derse kapıyı aniden açıp sınıftaki herkesi
korkutarak girse de içinde saflıktan başka bir şey taşımadığına
inandığım, çok sevdiğim dostumdur o. Umarım her zaman seni hak
edenlerle mutlu ve istediğin gibi bir hayata sahip
olursun. Dostluğumuzun kalıcı olması ve ileride kendi sosyolojimizi
kurmak dileğiyle:)

ZEYNEP DEMİRCİ


Dostum; Seviniyor muyum,üzülüyor muyum bilemedim ben. Ama
yok ya her zaman olan şey oluyor yine. Sona yaklaştıkça basıyor
hüzün ister istemez. Dönüp geriye bakıyorum, kesinlikle daha iyi
değerlendirebilirdik, ”süper geçti” diyebileceğimiz yıllar yapabilirdik
geçmiş olanları. Ama demek değil ki illa okul koridorlarında olmak
lazım, genciz hala:) Hala bilebiliriz zamanın değerini, gelecek olan
zamanın... Şu geçen dört seneden, geleceğime götüreceğimi
düşündüğüm sıkı bir dostsun sen. Zamanın sahteliklerinden uzak
ender insanlardan birisin rastladığım...özellikle hemcinslerin
arasında:) İnanıyorum, biliyorum ki; gerçek
oluşun, insaniyetin, bozulmayacak kadar, diğerlerinin de bozma
teşebbüslerine karşı koyacak kadar sağlam; değerlisin bu yüzden. Herkes
anlayamaz, farkına varamaz bu tip şeylerin, boşver:) Belki de
önemsemeyen insanlar onlar. Ama sen onlara inat olduğun gibi kal,böyle
kal...
Giderayak eşsiz misafirperverliğini de gördük, çok da güzel
oldu; klavyeye de olan oldu,ama ben yapmadım:) Bundan sonra da
değerlendirelim fırsatları, hayat bizi rahat bırakırsa, çeşit çeşit
içeceklerle (!):)
Anlatamadım seni hakkıyla; diğerleri de bilmeli oysa ki senin gibi bir
insanı. Ama olsun sen bil yeter düşündüklerimi hakkında. Hadi yeter
şimdilik, Moda’da görüşürüz...:)

GÜLŞAH


Sevgili teknoloji meleğim Serhat:)) Şu Msn’de sen olmasan,benim gibi
bir teknoloji cahili ne hallere düşerdi düşünemiyorum bile! Her başım
sıkıştığında Serhaaaaat diye bi giriş yapıp başını şişirdiğimi biliyorum. Bu
kadarla kalsa iyi, bir de üstelik her sınavdan önce “Serhaat notlarından
fotokopi çektirelim mi” diye yanına koşan biz tembelleri hiç geri
çevirmedin. Ne diyeyim pek temiz kalpli, yardımsever bir
arkadaşımızsın. Her şey için sağol,umarım hayatta ne istersen
olur.

PINAR



Rock n’ Roll adına seni selamlıyorum:) Merhabalar arkadaşım. Bak işte
geldik gidiyoruz. Ne kadar hızlı geçti değil mi. Ama inşallah okul sonrasında
da görüşeceğiz. İnan senin bizi şaşırtan ve sonra da güldüren ani
çıkışlarını çok özleyeceğim. Kendi gibi olan ve kimsenin ne düşündüğünü
umursamayan hayatımda gördüğüm nadir insanlardansın. Bu saflığını ve
temiz kalbini inşallah hiç kaybetmezsin. Eğer bir gün bir yerde Commodore
64 görürsem hemen sen aklıma geleceksin ve sana hediye etmek için o
muazzam teknolojiyi alacağım. Antika oldu artık biliyorsun. Sana tüm
hayatın boyunca başını döndürecek başarılar diliyorum.
Sevgilerimle

ZAFER

Friday, July 10, 2015

Celtic Frost- Obscured



Somewhere inside.
It's still obscured.
Darkness reflects.
Stronger than fear.
I seize control to inhale this final day.
I shut my mind but I'm falling anyway.

No, no, no, no
And I think that I'm all alone.
I can feel the rain pull me down again.
No, no, no, no
And I know that I have no home.
I can feel the pain take a hold again.

Monday, July 06, 2015

Hayko - Taverna Müzik LP

Ön yüz:



Bu da arka yüz:



Ne acayip plaklar basılmış bu ülkede zamanında...