Kapkaranlık hayat tünelinizde ilerlerken bir ışık görüp onu çabucak sonsuza kadar kaybettiğiniz oluyor mu?
Hiçbir yerde ve hiçbir zaman tamamen özgür olarak, kurallara ve dayatmalara itaat etmeden yaşama ihtimaliniz olmadığını fark ettiniz mi?
Aslında size en yakın olduğunu tahmin ettiğiniz insanlara bile "Acaba?" diye yaklaştığınızda kendinize mi kızıyorsunuz?
Pozitif düşünen, iyi huylarıyla hatırlanan, dışarıdaki milyon tane fuzuli ve primitiv insandan farklı bir insan olma yolunda ilerlerken yorgunluktan düşecek hale geliyor musunuz sık sık?Artık dayanamayacağınızı falan hissediyor musunuz?
Sürekli sizi rahatsız eden realitelerden kaçıyor olsanız da aslında ancak kafesin içindeki aslan kadar özgür olduğunuza inandınız mı hiç?Yine aynı menfaate odaklanmış kişilikler, aynı ruhsuz mekanlar, aynı somurtkan yüzler aynı monoton günler mi??
Gidecek hiçbir yer olmadığını, aslında hayatın kendisinin hiçbir yere gitmediğini bilip de ait olmak duygusundan bu kadar yoksun olmak neden?
Neresi kaldı ve kim kaldı?
...
4 comments:
biseyler yazmak istiyorum bu yazına ama aynı şeylerden bahsetmekten bıktık sanırım ikimizde ve konuşmak yoruyor artık sadece bir patlama yaşıyoruz arada, o da klavyemizle aramızdaki bağ sanırım neyse daha fazla saçmalamayacağım...
Cesur kararlar alıp, hayatımızda riskli farklılıklar yapmadığımız sürece bu böyle gidecek...
1-0 geriden de başlasan her güne,
beraberlik uzatmalara giden tek yoldur.
uzatmalarda veya penaltı atışlarıyla kazanmak doğrudan kazanmanın yerini tutmaz ama..
cesur bir karar alıp seni hayatımdan silicem böylece beni anlayan kişilerden biri daha eksilecek,hatta kimse anlamayacak,böylece kendi mezarımı kazma yolunda bir kürek darbesi daha atmış olucam nasıl fikir=)
:)) ( yazıların konusunda ısrar ediyorum bunun üzerine ) :)
Post a Comment