Wednesday, March 21, 2012

Arcturus - La Masquerade Infernale (1997)




La Masquerade Infernale, Arcturus’un 1997 çıkışlı ikinci uzunçalarıdır.Grubun, daha önceki kayıtlarında (Aspera Hiems Symfonia albümü ile My Angel ve Constellation EP’leri) icra ettiği doom metal etkileşimli yavaş tempolu black metalden tamamen uzaklaşmasına rağmen müziğindeki karanlık atmosferi koruduğu ve avant-garde metal tarihinin gelmiş geçmiş en başarılı işlerinden birine imza attığı eseridir.Bir müzik albümü olmasının yanı sıra bende hep karnaval havasında geçen orkestral bir tiyatro oyunu izlenimi yaratmıştır.Bunda şarkı sözlerinin edebiyatla, tiyatro oyunlarıyla ve şeytanla ilgili olmasının ve albümdeki tüm parçalarda keman, çello, viyola gibi enstrümanların kullanılmış olmasının etkisi büyüktür.Hatta bu klasik müzik enstrümanları ve sıklıkla kullanılmış olan sintisayzırlar, albümdeki gitar tonlarından daha ön plandadırlar.

La Masquerade Infernale’de grubun önceki albümlerinde yer alan scream vokaller hiç kullanılmamıştır.Bunun yerini Ulver’in frontman’i Kristoffer Rygg’in (Bir müzik dahisi olan bu adam o sıralarda kendine kısace Garm denilmesini tercih ediyordur) clean vokalleri ve boğuk sesi almıştır.Garm’a albümdeki üç parçada Borknagar ve Vintersorg gibi gruplardan hatırladığımız ICS Vortex, yüksek perdeli opera vokalleriyle eşlik etmiştir.

Albümde yer alan şarkıları kısa kısa incelersek:

-Master of Disguise: 19.yy.’da yaşamış Fransız şair Charles Baudeloire’in bir şiirinden alıntıyla başlar:

Hayır, bu yüz sadece bir maske, günahkar bir takı,
Nazik bir surat ekşitmeyle aydınlanmış,
Bak ve gör, vahşice kontrol edilmiş…
Gerçek baş ve içten yüz, yalan söyleyen yüzün gölgesinin altına geri döndürülmüş…


Cehennemden geldiği havası yaratan tuhaf seslerle açılan parçada Garm’la ICS Vortex düet yapmışlardır.Overtür niteliğinde bir şarkıdır.

-Ad Astra: Parçanın adı Latince’de “Yıldızlara doğru” anlamına gelmektedir.İlk 5 dakika 15 saniyesi ağır bir tempoda ilerler ve tamamen enstrümantaldir.Şarkının böyle biteceği düşünülürken aniden giren ve bu dünyaya ait olmadığını düşündüğüm gitar melodisi ve görkemli bir solo ile dinleyiciyi yıldızlara doğru uçurarak finale ulaşır.Bir diğer küçük ayrıntı da, albümdeki 8 parça içinde sadece bu parçada flüt ve kornet adında daha önce hiç duymadığım bir müzik aletinin kullanılmış olmasıdır.

-The Chaos Path: Bir başka yavaş tempolu ancak olağanüstü güzel bu şarkıda vokaller tümüyle Vortex’e aittir ve mükemmellerdir.Hele Vortex’in bir “…with the memories now” diyişi vardır ki insanın aklına kazınır.Parçanın piyano ile desteklenmiş ana gitar melodisi damardır, enfestir…

-La Masquerade Infernale: 2 dakikalık, sırf “albümün adını taşıyan bir parça olsun” diye yapıldığı izlenimi yaratan bir geçiş parçasıdır.Gönül rahatlığıyla skip edebilirsiniz.

-Alone: Sözleri ünlü Amerikalı şair ve öykü yazarı Edgar Allan Poe’nin aynı isimdeki şiirinden alınmıştır.(Hatta bu şiire blogda daha önce yer vermiştim) Albümdeki diğer şarkıların aksine hızlı, zımba gibi bir girişle açılır.Ancak birkaç saniye sonra temposu düşer.01:57’de başlayan ve on saniye kadar süren orkestral kısım insanı kelimenin tam anlamıyla kulak orgazmına ulaştırır, hemen ardından gelen gitar solosu ise ekmek kadayıfının üzerine sürülen kaymak gibidir.Garm’ın boğuk ve ilahi vokaliyle süren parça “..of a demon in my view” haykırışıyla sona erer.

-The Throne of Tragedy: Şarkının başında bir dakika kadar süren sıkıcı bir intro vardır.Tam “Bu ne böyle şimdi?” diye düşünürken aniden giren gitar melodisi, dünya üzerinde şu güne kadar üretilmiş en güzel melodilerden biridir.Bu insanın doğrudan aklına yerleşen melodiyi ilk duyduğum anda yaşadığım şaşkınlığı ve CD’yi geriye alıp tekrar tekrar dinleyişimi unutamam.Melankolik senfonik partisyonlarla desteklenen parçanın bitmesinden önce o büyülü melodiyi tekrar duyma şansına erişirsiniz…

-Painting My Horror: Orta tempolu bir parçadır.01:46 ve 05:02 başlangıçlı mistik ve hatta oryantal gitar soloları dikkat çekicidir.ICS Vortex, albüm bitmeden önce son defa görünecek ve Garm ile düet yapacaktır.

-Of Nails And Sinners: Sverd Johnsen’in elinden çıkan tedirgin edici klavye melodileriyle açılan parça Garm’ın her zamanki gibi şahane vokaliyle ve gitarist Knut Valle’nin güzel melodileriyle ilerler ve 6 dakika 6 saniye sonra birdenbire sona erir.


La Masquerade Infernale, müzikte dahiliğin ve yaratıcılığın ulaşabileceği son noktalardan biridir.Ne kadar uğraşsanız da bu albümü benzetecek ya da karşılaştırabilecek bir başka albüm bulamazsınız.Sadece metal müzik dinleyicilerinin değil, ufku geniş her dinleyicinin dinlemesi gereken bir avant-garde başyapıtıdır.Arcturus, bir La Masquerade Infernale daha yaratamayacağını fark etmiş olsa gerek ki beş sene sonra The Sham Mirrors ile daha farklı bir müzikal çizgide ilerlemeye devam etmiştir.(Kötü yapmamıştır, The Sham Mirrors da olağanüstü güzel bir albümüdür hatta bence 2002 yılının en iyi metal albümüdür)


Bu arada müjde, Arcturusgeri dönmüş!


ALBÜM KADROSU:

G. Wolf (Garm) - Vokal ve Sample'lar
Steinar Sverd Johnsen - Klavye
Hellhammer - Davul
Knut M. Valle - Gitar
Hugh Steven James Mingay - Bas


KONUK SANATÇILAR:

Simen "ICS Vortex" Hestnæs : "The Chaos Path"'da ana vokal, "Master Of Disguise" ve "Painting My Horror"'da geri vokal
Carl August Tidemann : "Ad Astra" ve "Of Nails And Sinners"'da solo gitar
Idun Felberg : "Ad Astra"'da kornet
Erik Olivier Lancelot: "Ad Astra"'da flüt
Svein Haugen - Double bas
Vegard Johnsen - Keman
Dorthe Dreier - Viyola
Hans Josef Groh - Çello

Monday, March 12, 2012

Nokturnal Mortum - Україна (Ukraine)




Bir metal parçasının güzel olması için daha ne gerekebilir ki?Folklorik, epik bir giriş, hemen ardından gelen öfkeli gitar riffleri, hem clean hem de scream haliyle insanı alıp götüren vokaller (sözlerin Kiril dilinde olmasını umursamıyoruz), hele o 05:03'de başlayan ve insanın tüylerini diken diken eden gitar solusu.. Çeliğin sesine bir kulak vermek gerek..

Sunday, March 11, 2012

Lucky Day

Dün uzun zamandır dinlemediğim birkaç 80'ler albümünü elden çıkartmaya karar verdim.(Ne de olsa mp3 olarak elimin altında bulunuyorlardı) Bir de zamanında duvarıma asmak için aldığım Europe - The Final Countdown LP'sini ve Team America'nın DVD'sini alarak Akmar Pasajı'na uğradım.Bir baktım ki Atlantis ve Hammer'a gıcır gıcır ikinci el albümler gelmiş..Elimdekilerle şunları takas ettim:

GRAVE - BURIAL GROUND
KEEP OF KALESSIN - REPTILIAN
MELECHESH - THE EPIGENESIS
SKEPTICISM - FARMAKON
ROTTING CHRIST - GENESIS

Karlı bir alışveriş oldu.Akşam da eve gelip Galatasaray'ın Gençlerbirliği'ni biraz zorlansa da 2-0'la geçtiği maçı izledim.Play-Off sistemi olmasaydı şu anda hemen hemen şampiyonduk.Haftaya derbi maçında neler olacak bakalım...