Flying Dutchman'ın blogundan alınmıştır.Son zamanlarda okuduğum en keyifli yazılardan biri.Yazanın ellerine sağlık.
İLİŞKİLERDE TOP 10 İĞRENÇ ERKEK MODELİ:
1-Kereste Adam: "Lumber-man" de diyebilirsiniz bu adama. Hani kız arkadaşı "hayatım David Cronenberg'in son filmine gidebilir miyiz?" diye sorduğunda "ya Dilek şirketten 2 tane Maskeli Beşler bileti verdiler ya ne koronası, Opel Corsa Toyota Corona eheheheh" diye espri yapan öküz adam var ya işte o. Bu tiplerin Mustafa Kemal Atatürk'ün özdeyişine atıf yaparsak hayat damarı yoktur. Sanat anlayışı olabildiğince tekdüze olan bu adamı bir kitapevinde Rus romanlarının önüne götürseniz devreleri istop edebilir. Müzik, sinema, resim, kitap, sosyal hayat onlar için Polat Alemdar'ın bakışında gizlidir.
2-Hemzemin adam: Hani ortamlara akmak için sürekli arkadaş çevresini kullanan, ama amiyane tabirle sevgili yapınca arkadaşlarını silen ve taviz üstüne taviz veren "satıcı" var ya işte o adam. Bu adam ilişkisi yokken erkek arkadaşlarıyla kanka modundadır. Ne zamanki bir kızla tanışır, adamı bulmak mümkün olmaz. 10 senedir tanıdığın adam birden bir sevgi böceğine dönüşür. Ben yılların heavy metal dinleyicisinin sırf kız arkadaşına yaranmak için Hande Yener konserinde "hataaaayı ben en başındaa yaaaaptım" diye çığırdığını bilirim. Başında yaptın tabi, biz de başında yaptık seni adam bildik. Joe'nun deyimiyle bu adamların genellikle götü de yere yakındır o yüzden adı "hemzemin adam"dır.
3-Canciğer adam: Bu da 2 numaranın tam tersidir işte. Sevgilisi onun hayatında "interim coach" gibidir. Yani geçici kontratla işe alınır. Onun için kız arkadaşıyla yemeğe gitmek, aktiviteye katılmak, vakit geçirmek bir Play Station turnuvasından, bira ve patates eşliğinde maç seyretmekten, arkadaşarıyla masa üstü FRP oynamaktan aldığı tadın onda birini vermez. Bu adamların neden bir sevgilisi olduğunu merak ederim hep. Telefonunda son aranan 10 numaranın ilk 5 tanesi hala Ahmet, Hüseyin, Barış, Talat, Mahmut'sa niye sevgili yaptın arkadaşım. Blog yazarlarından birisinin sevgilisine "senden önce futbol vardı" dediğini de burdan açıklar ismini tahmin etmeyi artık size bırakırım. Baş harfi "tunchay".
4-Faşist adam: Bu adamın faşizmi siyasi anlamda değil, zevkler ve renkler anlamında. Şahsen bunun çok sık rastlamasam da bayan versiyonuna sinir olurum, erkeğin nasıl irrite edebilir olduğunu tahmin ediyorum. Her zevkini partnerine aşılamaya çalışan erkektir bu adam. Dinlediği müziği "al bak şunu dinle" diyerek ve sevgilisinin kulağına kulak pisliği taşlaşmış mp3 kulaklığını takarak, gittiği ve beğendiği Tarantino filmini zorla kız arkadaşına 3 defa izleterek hatta oturup bir de "bak bak çok beğeneceksin, bu da bir şov canım" diye Manchester United-Arsenal maçını izleterek sap olmaya doğru emin adımlarla giden adamdır bu. Arkadaşlar yıllardır anlayamadığınız şeyin artık farkına varın, kadınlar bizim hoşlandığımız şeylerin % 80'inden hoşlanmıyorlar.
5-Re-union adamı: Her zora düştüğünde camianın en simge adamını hocalığa getiren takım gibidir bu adamlar. Yıllar boyu unutamadıkları ve uzun sürmüş bir aşkları olur. Bir türlü unutamazlar ve biten yeni her ilişkisinden sonra telefon defterinden ilk olarak o oturaklı ilk ilişkideki kızı ararlar. Hatta bazıları üçüncü denemeden de sonuç alamayınca "yeter ulan artık siliyorum seni hayattan, bitirdin beni" diyip, telefonundan ilgili kızın numarasını siler ancak 3 ay sonra terkedildiğinde en iyi arkadaşını arayıp "yaaa Nazlı'nın numarayı silmişim Alper neydi ya sende varmı ühühühühü" diye dilenir. Ama futbol tarihinde kaç re-union işlemiştir ki gerçek hayatta da işlesin. Yaa yaaaa
6-Elde var bir adamı: İtiraf edeyim listede en sinir olduğum adam budur. Şu blogu okuyan 2.000 kişiden 1.500 tanesi bunu yapmıştır, "yapmadım" diyenin alnını karışlarım. Bir kız arkadaş vardır. Derken bir başka kızdan elektrik almaya başlanır, derken o elektrik platonik aşka dönüşür. Ama elektrik alınan kıza gidip söylenene ve cevap alınana kadar o anda beraber olunan sevgili elde tutulur. Sebebi, olur da yeni aday bizi refüze ederse eldekini kaybetmeyelim kaygısıdır. Olumlu sonuç alınırsa eski sevgiliye güle güle denir, olumsuz sonuçta ne şiş yanar ne kebap. Ha bahanesi ne olursa olsun büyük aşağılıklıktır belirteyim. Şimdi o 1.500 kişi tek tek kız arkadaşlarının ismini ve telefonunu bıraksın, bir dost olarak arayacağım kendilerini.
7-İlişkilerin Marxisti: Bu güruhun korkulu rüyaları 4 tanedir. 1-Sevgililer günü 2-Evlilik,tanışma vs. yıldönümü 3-Yılbaşı 4-Sevgilinin doğum günü. Bir ay önceden bu özel günler için titreme gelir bu arkadaşlara. Hediye almayı bilmezler, hediye alacak paraları yoktur (zengin fakir farketmez, bir yere harcarlar olsa da), yılların eskitemediği emektar düşünceye başvururlar. "Ya Pınar zaten hediye nedir ki, bunlar hep tüketim toplumunun tuzağı, yani niye illa ben o günde sevgimi belirteyim ki..niye...niye ya....365 günden niye bugün? Pınar? Niye bakmıyosun?". Pınar o sırada Slayer'dan "God Hates Us All"u söylemeye başlamıştır bile..Tanrım neden..neden ben.
8-4S Adamı: Bu 4S'nin açılımını söylemeyeceğim bilen biliyor. Usturuplu çevirisi "kaçan kovalanır"dır. Bu adam kız arkadaşıyla ilgilenmez, arayıp sormaz, SMS'e cevap vermez yani tam anlamıyla umursamaz havadadır. Gidip sorarsın "niye böyle yapıyorsun, bak kız etrafında pervane" diye, cevap klasiktir "soğuk yapıyorum abi, 4S kuralı, kendini çok vermeyeceksin karşı tarafa, üzülen sen olursun". Vay eşek vay. Bu herif aynı zamanda bir kızı elde edene kadar ona değer verip, amacına ulaşınca başka mecralara yelken açan iğrenç adamla da paralellik içerir. 3 ay önceki aşk çocuğu sözüm ona "cool" adama dönüşür ama biz paspas olduğun günleri de biliriz.
9-Polis memuru: İşten çıkarken arayan, 2 dakika sonra "çıktın mı?" diye teyit için tekrar arayan, 4 dakika sonra "servise bindin mi?", 36 dakika sonra "evde misin?" diyerek telekomünikasyona boğulan model. Kazara trafik varsa ve eve gitme biraz geciktiyse aldatılma psikolojisi bünyede tavan yapar ve ortalığı birbirine katarlar. Kardeşim şu kadını bir rahat bırak yahu. Onun için kendisiin olmadığı e içinde erkeklerin de bulunduğu her toplantı, gece, organizasyon sara nöbeti gibidir. Nedir bu telaş hiç anlamam.
10: Üçüncü adam: İşte en sevdiğim adam. Sona bıraktım. Sağ el adamı. Eküri adam. Ne derseniz deyin. Hani çiftin yanında dolaşan üçüncü ve sap adam vardır ya. İşte o. Favorimdir benim. Bu arkadaşın hayatı boyunca kızarkadaşı ya olmamıştır ya da olanı da 2 hafta sürmüştür. Bu yüzden de yaşadığı ambele sonucu ortamlarda sadece kendi anlayacağı espriler yapar. Doğru dürüst bir ilişkisi olmadığı için "ulan ben erken kalkayım şu gençler yalnız kalsın" diye bir alışkanlıkları da yoktur. Çiftin peşinde kuyruk gibi dolaşırlar. Arada "iyi ki berabersiniz ya çok mutlu oldum sizin için" tarzı laflar ederler. Bu arkadaşların yegane dert ortakları Jenna Jameson'dır, Sylvia Saint'tir, Briana Banks'dir. Nedense de isimleri İsa, Hamdi, Hakkı,Necdet gibi düz isimlerdir. Severim ama bu üçüncü adamları, hepimiz de bu kişiliğe bürünmüşüzdür.
No comments:
Post a Comment