Sunday, January 04, 2015

Çengelköy Olur Masal

Şu güne kadar çok az yerli dizi izlemişimdir ve özellikle günümüzün leş seneryolarara sahip, birbirinin kopyası, saçma sapan entrikalarla uzayıp giden yerli dizilerini izlemenin vakit kaybından başka birşey olmadığını düşünüyorum.İnsana hiçbirşey katmayan, yaşamımızdaki realitelerle hiçbir biçimde örtüşmeyen bu popüler kültür ürünlerine insanlar nasıl bu kadar bağlanırlar, aklım almaz..Hatta son yıllarda ekranlarda yayınlanan yerli diziler beni televizyondan soğutmuştur, sayelerinde birkaç yarışma dışında neredeyse hiç televizyon izlemiyorum..

Hayatımda yeni bölümlerini izlemek için sabırsızlandığım ve hiçbir saniyesini kaçırmamak için dizi başlamadan bir süre önce ekran karşısına geçtiğim iki yerli dizi oldu..Birincisi çocukluk dönemime denk gelen, tek kanallı yılların efsanesi "Bizimkiler"'di..İkincisi ise ergenliğime denk gelen, henüz insanların yalnızlığa itilmediği ve şehrin karmaşası içinde kaybolmadığı bir dönemde yayınlanan, izleyen her insanın kendi hayatından kesitler bulabileceği "Süper Baba" idi..



Başrollerinde Şevket Altuğ, Sümer Tilmaç, Jülide Kural, Şevval Sam, Bennu Yıldırımlar gibi oyuncuların yer aldığı dizi 1993-1997 yılları arasında Cuma akşamları ATV'de yayınlanmıştı.İstanbul'un en güzel ve bozulmamış semtlerinden biri olan Çengelköy'de çekiliyordu..Başrol oyuncusu Fiko (Şevket Altuğ) zengin bir kadınla evlendikten ve 3 çocuk sahibi olduktan sonra eşinden boşanan ve ardından beraber yaşadığı çocuklarının her derdine koşmaya çalışan bir babayı canlandırıyordu.Sabit bir işi olmayan Fiko, dizi boyunca aşık olduğu (Genellikle kendisinden küçük) kadınlara çeşitli engeller yüzünden bir türlü kavuşamazdı..



Süper Baba; dostluk, karşılıksız sevgi, paylaşmak, fedakarlık gibi günümüzün nerdeyse unutulmaya yüz tutmuş değerlerini izleyiciye en saf halleriyle hissettiriyordu.Dizideki sıcak aile ortamını ve samimi diyalogları bir başka Türk televizyon dizisinde bulmak imkansız gibidir..



Fiko'nun ergenliğe giren çocuklarının özgürlük arayışlarını ve okulda arkadaşlarıyla yaşadıkları sorunları sanki kendim yaşıyor gibiydim..Oğlan çocuk Alim, yatılı kaldığı okulda kibirli zengin arkadaşları yüzünden uyum sorunu yaşayıp eve dönmek zorunda kaldığında çok etkilendiğimi hatırlıyorum çünkü tam olarak böyle olmasa bile benzer olaylar o zamanlar orta okula giderken benim de başıma geliyordu..

Dizinin çekildiği mahallelerdeki eski ahşap binalar, boğaz manzaraları enfesti..Çengelköy esnafının sohbetlerinin tadına doyum olmazdı..Yeni Türkü tarafından bestelenen enfes müziklerine ise dizinin havasını kusursuz biçimde yansıtmış olmalarından dolayı ayrı bir parantez açmak gerekir..



Türk televizyon tarihinin en sürükleyici dizilerinden biri olan Süper Baba, aynı zamanda insanlara eski İstanbul ruhunun nasıl olduğunu gösteriyordu..Dürüstlük ve ahlak gibi kavramların ne ifade ettiğini ve birine karşı hissedilen aşkın nasıl birşey olduğunu çocuk kafamla bu dizi sayesinde daha iyi anlamışımdır.."İyi ki Süper Baba izledik biz" diyebiliyorum..

Fiko'nun şanssızlığını kırarak zor da olsa sevdiği kıza kavuştuğu 6 Haziran 1997 tarihli son bölümü de ekleyim tam olsun..




No comments: