(BY AYSU ÖZBABACAN)
İzmir macerası
23.09.2015 gecesi İst. Kadiköy'den (otobüs için) servisle yola çıktık. (Oguzhan, Olgay , Serhat) Otobüse vardığımızda dakka bir gol bir otobüste önümde duran ekranı yerinden çıkardım. Yolculuk boyunca Olgay'la lak lak yapıp uyuma adına gözümüzü kırpmadık. Otelimize yerleşirken otelle ilgili içimizden geçen: Bu otel bizi yemese bari oldu. Nitekim de yiyordu az kalsın.
Otele eşyaları bırakıp boyoz yemeye gittik. Dostlar Fırını Alsancak'ta en iyi boyoz mekanı ünvanını hak ediyor bence de. Otele geri dönüş ve dinlenme. Uyanınca farkettim ki oda cidden felaket. Özellikle banyo tam kabus.
Akşamüstü midye yemeye gittik. Midyelim muhteşem özellikle hepimizin favori yemeği sahanda midye oldu. Fiyatlar uygun, bira var, midye çeşitleri de bol. Mekanın İstanbul'da açılma ihtimali mevcutmuş.
Sonrasında klasik içmeye gidelim oldu. Önce Sardunya Bar'a gittik. Grolsh şişe 11.50 tl görünce dumur oldum. Mekan güzeldi, fiyatlar uygun. Bayram için de birer shot ikram ettiler. Love Letter Hobbit oynadık. Olgay bey ağlaya ağlaya kazandı oyunu. Sonra Borsa Pub'a geçtik. (3 sene önce kuzenim götürmüştü değişmemiş pek) . Konsepti: Belirli fiyatta başlıyor içkiler talep arttıkça fiyat da artıyor. Dezavantajı: Fazla çeşit yok. Ekrandan takip ediyorsun fiyatları. Bol bol tekila shot içtik 5 liraya. Bir de bullshit beer diye bir şey var (bira cin cola) onu denedik. Benim dışımda beğenen olmadı. Colalı bira nasıl olur diye burun kıvırarak sipariş vermiştim ama dozajını iyi ayarlamışlar tadı güzeldi. Shot bardağı arakladım boğalı. (Shot bardağının akıbeti iyi olmadı arkamdan beddua etmişler herhalde)
2. Gün uyanıp otelde kahvaltı ettik. Otelin müşteri popülasyonu da bir değişik. Bölgede suriyeliler, otelde çinli aile, çek anne kız, biz fln. Kahvaltıda yiyecek var da peynirlerin tadı rezalet. Nescafe nedense lobide, çok seçenekli değil. (Basmahane bölgesi otelin bulunduğu yer. 3 sene önce böyle değildi)
Otelin sokağında eskici tezgahları açılıyor. Ayyakkabılar falan vardı acaba camilerden ya da kapı önlerinden mi çaldılar diye düşünmedim değil.
Karşıyaka'ya geçtik kahvaltıdan sonra. Nargile içtik içinde limon portakal parçacıkları sanırım İzmir'de en güzel nargile yapan yeri bulmuş olabiliriz. Taç Nargile Cafe. "Gıybet nerd" terimini kattık (Olgay'ın buluşu) literatüre. Geçmişe gittik ne zaman neler peeeey diye. Akşama doğru döndük otele.
Kapı sesleri insan bağrışmaları eşliğinde uyuyoruz. Beni pek etkilemiyor uykum derin. Ama akşamüstü prizin patlama sesine uyandım noluyoruz diye. (Benim şarj aleti bozuk dedim gitti telefon ama patlayan Olgay'ınkiymiş.) Sonra yanık kokusu gelince Ben panik halde "Olgay yanıyoruz" dedim. (İzmirdeki sloganımızı da ilan etmiş oldum) Yok yanmadık ama odadaki prizler devredışı kaldı.
Buradan sonrası tam bir DnD quest. Bornovaya yakın ünlü kokoreççi varmış oraya gideceğiz. Sanayi bölgesinde indik. (Güvenlik de bayram haftası her yer boş dedi).Neyse çok uzak değil yürürüz dedik. Bölge Dudullu Sanayiyi andırıyor. Yanmış arabaların fotolarını çekiyordum ben saf saf önde Olgayla Oğuzhan napıon sen ardarda yakmışlar tekin değil burası sen ver makinayı yürümeye devam et dediler.
Quest: Find the place and loot the room (kokereççiyi bul karnını doyur)
Rangers: Oğuzhan Dağ, Olgay Ertez (Öndeki keşif ekibi)
Companian: Husky (Bize dahil olup yol gösterdi)
Sorcerer/illisionist: Aysu Özbabacan
Paladin: Serhat Konğur
Ekip bu
Etraftaki duvar yazıları takdire şayan. (Uyarı nitliğinde) Yolda normalde en panik karakter olan ben en sakiniydim grubun. Serhatla arkadan giderken goy goy yapıyoruz.
Sonuç: Quest Failed..
Baktık mekan kapalı. Bornova'ya gelmişken Oğuzhanla Serhat'ın arkadışını aradık. Sherwood'a geçtik. O da gruba dahil oldu bu arada Sherwood'da canlı müzik nasıl bilmem ama fiyatlar pahalı ayrıca Black Russian yapmayı bilmiyorlar. Meknın dekoru dışında hiçbirşeyini beğenmedim.
Sonrasında Alsancak'a geçtik tekrardan sokakları gezerken sessiz sevimli kafelerin bulunduğu bir sokağa denk geldik. Sahibi çok cana yakın yazlık mahalle kafesi samimi neşeli. Biranın yanında turşusu süper.
Sonra başka bir grup arkadaşla karşılaşıp kokoreç midyeye abandık. Karaoke denince ben kendimi kaybettim grup arkadaşlarım da beni kırmayınca toptan karaokeye gittik. Çooook eğlendim. Şarkı dans shotlar. Ardından sahil ve nargile cafe.
Olgay'ın odaya döndüğünde yaşadığı macera ayrı. Biz otele döndüğümüzde oda numaram değiştiği söylendi dedim prizdeki sorundandır herhalde.
Sabah işin aslını öğrendim odada fare varmış. Poşetin içinde bisküviler vardı ona dadanmış. Bir de benim yatağın altındaymış. Arada shot bardağı da güme gitti poşetin içinde.
Sertaç'ın (Oğuzhanların arkadaşı) evine geçtik otel çıkışı. Orada da vukuat bitmedi çocuğun ampülünü patlattım.
Özetle çok güzel tatil oldu benim için. Bir kez daha tekrarlıyorum en güzel tatil arkadaşlarla gidilen tatil.
No comments:
Post a Comment